reklam
reklam
DOLAR32,5144% -0.11
EURO34,7895% -0.24
STERLIN40,4776% -0.12
FRANG35,6075% -0.27
ALTIN2.428,55% -0,06
BITCOIN66.353,020.33
reklam
HALİL DÜZENLİTÜM YAZILARI

Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan bellidir

Yayınlanma Tarihi : Google News
reklam

Samsunspor,  maalesef Ligin en zayıf takımlarından Amed spor ile de berabere kalarak taraftarlarına saç baş yoldurmaya devam ediyor. Aslında kabul edelim, bizim öyle anlı şanlı top oynayacak kalitede bir takımımız yok. Bunu hazırlık maçlarında da görmüştük. Yani aslında, “Perşembe’nin gelişi Çarşambadan belliydi” Önümüzdeki dönemde Samsunspor’da çok şeylerin değişeceğini beklemekte fazla iyimserlik olur.

“Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan bellidir” ifadesi Türkçe’de yerleşmiş köklü ve hatırı sayılır bir atasözü olarak geçer. “Bir iş, durum ya da olayın nasıl sonuçlanacağı şimdiki gidişinden anlaşılıp belli olur” anlamına gelir.

Takım bir türlü oturmadı. Hocanın, oyun felsefesini sahaya yansıtacak futbolcu maalesef bizim takımda yok. Yapılan transferlerde yine çok yanlış transferler yapıldığı ortada. Şampiyonluğa oynayacaksanız, ligin en iyilerini kadronuza almanız gerekiyor. Bunu yaparken de hem rakiplerinizin ayarını bozacaksınız hem de ligin en başarılı oyuncularını kadronuza katacaksınız.

Peki, biz ne yaptık? Fenerbahçe’den Ahmethan’ı, Başakşehir’den Atabey’i banko oynatmak için aldık. Hazırlık maçlarında bu aşının tutmadığı belliydi. Hatta biz Of maçından sonra “Of of offf offfff” diye manşet attık.

Ahmethan ve Atabey Çiçek tabi ki kötü futbolcular değil.  Bu iki oyuncuyu takımları, alt liglere oynaya  oynaya pişsinler diye gönderdi.

Ya Allah aşkına, bizim pişmesini bekleyecek topçuya ihtiyacımız yok. Bize pişmiş adam lazım. Bakın geçmişte Gekas diye bir topçu geldi. Çıktı takır takır top oynadı ve gollerini attı. Ya bu tip yerli bir santrafor bulacaktık yada Manisa’nın yaptığını yapacaktık. Adamlar, 3-4 tane iyi oyuncu transfer etmişler. Bu oyuncularda takımlarında ilk 11’de takır takır top oynuyorlar.

Geçen yıl sezon sonuna kadar herkes sabretti. Seyirci sabretti, basın sabretti, yönetim sabretti, sonuçta yine hüsranla biten bir lig yaşadık. Yönetim ciddi harcamalar yaptı ve şuana kadar karşılığını görmedi. Seyirci dişinden tırnağından fedakârlık ederek statlara koştu. Yine hüsran yine hüsran yine hüsran…

Amed spor maçının mutlaka alınması gerekiyordu. Bir defa Amed geçen yıldan çok daha zayıf bir takım. Bu Amed, Manisa’nın 6 gol attığı Hekimoğlu Trabzon’a 3-0 yenilmiş bir takım. Bu takımı bile yenemiyorsanız kimi yeneceksiniz arkadaş?

Ligin başındayız ümitsiz olmaya gerek yok diyeceğim ancak kendimizi kandırmaya gerek yok. Bu takım Play -Oflarda bile zorlanır. Bu takımda ruh yok, formanın hakkını verecek aldığı paranın hakkını ödeyecek oyuncuda yok.

Hani şehirlerin doğal dokuları vardır. Dünyanın her tarafında benzer görüntüler vardır. Bir tarafta son derece varlıklı insanların oturduğu, her türlü lüks ve konforun yaşam sürdüğü bölgeler…Birde daha varoş dediğimiz insanların sınırlı imkanlarla karınlarını zor şartlarda doyurduğu ve yaşamaya çalıştığı bölgeler….

TFF 2. Lig’de aslında bizim 2 tane takımımız var. Bir tanesi Erkekler liginde oynayan Yılport Samsunspor, diğeri de Kadınlar liginde oynayan İlkadım Yabpa Spor.

Erkek takımız Yani Yılpor Samsun spor;

Yönetim her türlü konforu ayaklarına sermiş durumda. Yedikleri önünde  yemedikleri arkalarında. Ligin en çok kazanan oyuncuları bunlar. Hem transfer ücretlerini hem de maaşlarını tıkır tıkır alıyorlar. Maçlarına 26 bin kişi geliyor. Deplasmanlara uçakla gidiyorlar, en güzel otellerde konaklıyorlar.  Yani kısaca her türlü konforları yerinde…

Kadın Takımı YABPA SPOR:

Yukarda örnekte anlattığım, bir şehrin birde arka mahallesi vardır dediğim tamda YABPA SPOR Bayan Futbol takımı için geçerli. Varoşların gariban çocukları bunlar. Mahalle arasında topla buluşan, ailelerinin ceplerine 10 lira harçlık koyamadığı çocuklar… Bırakın transfer ücretini, doğru dürüst maaş bile almıyorlar. Deplasmana kiraladıkları otobüsle gidiyor, üçüncü sınıf bir otelde konaklıyorlar. Hatta maçlara domates – ekmekle hazırlanıyorlar. Bu takımın oyuncuları “ Masraflarımız karşılansın biz bu sene şampiyon oluruz” diyorlar. Masraf dedikleri yıllık 100 bin lira bütçeye ihtiyaçları var.  Hatta gelecek sezon 300 bin lira bütçe ile bu şehri Şampiyonlar liginde temsil ederiz diyorlar.

…evet, bir tarafta her türlü imkanın, diğer tarafta hiçbir imkanın olmadığı bir takım… Aradaki fark mı? Sadece “RUH” diyelim kâfi.

Vesselam

 

 

 

 

 

 

reklam