Önceki mutasyonlara göre yüzde 70 daha hızlı bulaşan Omicron, beş günde vaka sayısının 20 bin artmasına neden oldu. 1 Ocak itibarıyla 36 bin 721 olan COVID-19 vaka sayısı 4 Ocak itibarıyla 54 bin 724’e ulaştı. Uzmanlar rakamların katlanarak artacağını belirtirken, 60 bin sınırının aşılmasını yoğun bakım kapasitesi açısından risk olarak değerlendiriyorlar. Vaka sayılarındaki artışta geçen yıldan farklı olarak bu sene dikkat çeken grup çocuklar. Çocuklar arasında COVID-19 vakalarının üç kat arttığına dikkat çeken uzmanlar, “Hastalığın seyri daha hafif gerçekleşiyor” yorumunu yaptı. Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları ve Bağışıklama Derneği Başkanı Prof. Dr. Ergin Çiftçi “hafif” atlatma bilgisinin yanlış değerlendirilmemesi gerektiğine dikkat çekti. DÜNYA’ya özel açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Çiftçi, “Dönem itibarıyla birçok virüs dolaşımda. Bunların testle ayrılması gerekiyor. Omikron varyantını ayırt etmek için mutlaka en küçük belirtide bile test yaptırılması gerekiyor. Çünkü semptomsuz bile seyretse COVID-19 çocuklar için farklı riskler taşıyabilir” uyarısında bulundu.
MIS-C riski unutulmamalı
Prof. Dr. Çiftçi’nin dikkat çektiği risklerin başında multisistem infl amatuvar sendromu (MIS-C) geliyor. Hastalığı takip eden bir buçuk ila iki aylık süreçte MIS-C durumunun gelişebileceğini söyleyen Çiftçi, “Bunların örneklerini görmeye başladık. Hastalığı hafif ya da semptomsuz geçiren çocuklarda bir süre sonra kalp yetmezliği, akciğer tutulumu, yüksek ateş gibi etkiler olabiliyor. Bu nedenle hastanelere gelen çocuklar hem dünyada hem de Türkiye’de var. Bu nedenle ‘küçük bir soğuk algınlığı’ diyerek hiçbir şikayetin hafife alınmamasını öneriyoruz. Mutlaka test yaptırılmalı” diye konuştu.
Belirtiler şöyle sıralanıyor
Omicron varyantı nedeniyle çocuklar arasında daha çok vaka görüldüğünü vurgulayan Çiftçi, belirtileri şöyle sıraladı: “Sadece Omicron değil genel olarak COVID-19 çocuklarda daha hafif seyrediyor. Normal bir soğuk algınlığı gibi hafif ateş, öksürük, burun akıntısı, kas ağrıları, bulantı, kusma, ishal gibi bulgular görülüyor. Bunlardan sadece biri de olabiliyor. Dolayısıyla diğer solunum yolu enfeksiyonlarından tamamen ayrılabilir bir tablo değil.”
Az rastlanıyor ama…
COVID-19 pozitif yetişkinlerde görülen akciğer tutulumu, solunum yetmezliği gibi ölüme götüren tabloya çocuklarda daha az rastlandığını ifade eden Çiftçi, yine de ergenlerin daha fazla etkilenme ihtimali olduğuna dikkat çekti. Obezitesi olan, bağışıklık sisteminde sıkıntı yaşayan çocuklarda hastalığın ağır seyredebildiğini anlatan Çiftçi, şöyle devam etti: “Anne-baba pozitif evlerde çocukta bir şikayet yok diye test yaptırılmadığını görüyoruz. Bu nedenle önümüzdeki aylarda MIS-C vakalarında artış görülebilir. Burada yapılacak şey çocukları aşılamak ve mutlaka test yapmak.”
COVID-19 testinin yanı sıra influenza A ve B yaptırılmalı
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Dicle Çelik, çocuklarda COVID vakalarının “hafif atlatıldığı” algısının yerleşmemesi gerektiğinin altını çizdi. “Çocuklar etkilenmiyormuş gibi görülüyor ama hem bulaştırma hem de daha sonraki etkileri bakımından daha ciddiye alınması gerekiyor” diyen Dr. Çelik, şu uyarılarda bulundu: “Burada önemli olan çocukları izole etmek. MIS-C faktörünü atlamamak gerek. Bu enfeksiyonu her gün yeniden öğreniyoruz. COVID-19 geçirdikten sonra çocukları doktor takibinde olması gerek. Kan tahlili, akciğer tetkiki, kalp kontrollerinin yapılmasını öneriyoruz. Çünkü daha sonra aritmi problemleri, perikardit gibi ihtimaller söz konusu. Bu nedenle çocukları mümkün olduğunca hastalıktan uzak tutmalı. Bağışıklık sitemini destekleyen D vitamini kullanımını öneriyoruz. İyi uyku olmazsa olmaz. Mevsim sebze ve meyvelerini bol tüketmek gerekiyor. Tek yönlü beslenen, yeme problemi olan çocuklara gıda takviyeleri yapılabilir. Antibiyotik bu hastalığın tedavisinde yok. Ancak başka bakteriler, virüsler olabilir. Bu nedenle ben hastalarıma COVID-19 testinin yanı sıra influenza A ve B testlerini yaptırmalarını da öneriyorum.”
