Günlerdir beklenen an geldi.
19 Mayıs stadyumu yine tarihi anlardan birine sahne oluyor.
Stadyum hınca hınç dolu, deyim yerindeyse iğne atsan yer yok.
Bu ligde bu seyirciyi bulmak mümkün değil.
Dahası pek çok süper lig maçlarında bile böyle bir seyirci bulamazsınız.
Rakip; Manisa F.K
Evinizde Şampiyonluk yolundaki en güçlü rakibiniz ile oynuyorsunuz.
Yapmanız gereken bu maçtan 3 puanla ayrılmak, aksi takdirde daha ligin altıncı haftasında beş puan geriye düşecek ve geçen sezonun kötü rüyasıyla baş başa kalacaksınız.
Samsunspor maça 4-3-1-1 şeklinde bir diziliş ile başladı.
Görünürde çift santrafor ile oynuyoruz, Ahmethan orta sahaya biraz daha yakın duruyor.
Maçın ilk 15 dakikasında bildiğimiz Samsunspor var sahada.
Koşuyor, mücadele ediyor ve maçtan galip gelmesi gerektiğinin bilincinde bir takım.
…ve sonra Manisa FK futbolcuları kırmızı görmüş boğa gibi mücadele ediyor.
Maçın 15. dakikasından 70. dakikasına kadar adeta hop oturup hop kalkıyoruz.
Skor bir anda 2-0 oluyor.
Ayrıca, kaçırdıkları sayısız pozisyon ve direkten dönen iki tane şutları var.
Allahtan, Nurullah gibi bir kaleciye sahibiz. Bu genç adam dün yine sahanın en iyisiydi.
Samsunspor, gölü buluncaya kadar hiçbir varlık gösteremedi.
Ne ikili mücadele var, ne pozisyon var, nede rakibini yeneceğine inanmış bir halet-i ruhiye…
Maçın devre arasında İrfan hoca maça müdahalesini yaptı.
Hiç öyle 70. dakikayı bekleyeyim fantezisine filan gitmedi.
Erkam’ın yerine Guidu’yu, Ahmethan’ın yerine de Atabey’i aldı.
Saha dizilişimiz bir anda 3-5-2’ye döndü.
Ne var ki Manisa FK, atakları defansımızda çok tehlike yaratmaya başladı.
İrfan Hoca, duruma anında müdahale etti.
Aytaç’ı sahaya sürdü ve tekrar klasik 4-4-2’ye döndük.
Manisa takımının en zayıf bölgesi defasın merkezi, libero ve stoper mevkiinde oynayan oyuncular, son derece uyumsuz.
Yine kaleci Ömer yan toplarda zayıf. Zaten iki golümüzde bu bölgeden ve yan toplardan geldi.
Samsunspor takımında İlyas Kubilay Yavuz’a ayrı bir parantez açmak istiyorum.
Yetenekli mi? Tartışmasız.
İzleyen herkesin izlemekten keyif alan bir oyun stili var.
Samsunspor takımının beyni, her şeyi, adeta Alex’i
O, oynayınca takım tıkır tıkır oynuyor, oynamayınca takım gerçekten ‘sıradan’ bir takım haline geliyor.
Bu tip oyuncular, özel oyunculardır.
Onlardan adam kovalamasını, defansa gelip top çıkartmasını beklemeyeceksin.
Serbest oynatacaksın, kafası rahat olacak, sağa top atacak, sola top atacak, derinlemesine top atacak, adam eksiltecek, fırsat buldukça da kaleye şut atacak.
Maçta bunları göremedik. Kubilay defanstan top çıkartmaya geliyor… Olmaz… Olmamalı… Onu diğer oyuncular yapacak.
Kubilay, gücünü takımın hücum organizasyonlarında kullanacak.
Tek tesellimiz alınan 1 puana rağmen farkı koruyor olmamız. Yoksa farkın 5 puana çıkması işimizi bir hayli zor duruma sokardı.
Sezon başında hala Şampiyonluğun en güçlü adaylarındanız.
Futbolcularımız umarım bu maçtan gerekli dersi çıkartırlar.
Şampiyon olmak istiyorsanız, rakiplerinizi içerde dışarıda yeneceksiniz.
Galip gelmek için rakibinizden iyi olacaksınız, cesur olacaksınız.
Umutmayın sadece ‘Cesurlar’ kazanır.
Mutlu Pazarlar.
.
